İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Pandemi Dönemi Atölye Çalışmaları ve 21. Belgelik Sergisi “Doğukan Görüş”

ders BELGELİĞİ öğrencilerinden Doğukan Görüş ile Nisan ayında gerçekleştirdiğimiz bu sohbette, hem 21. Belgelik sergimizden hem de eğitim sürecinde karşı karşıya kaldıkları pandemi döneminden bahsettik. Tüm deneyimlerini bizlerle paylaştığı için ve eğitim süreci boyunca ders BELGELİĞİ’ne vermiş olduğu emekleri için kendisine çok teşekkür ediyor, yürüyeceği yolda daha birçok başarılarla ve kolaylıklarla karşılaşmasını diliyoruz.Merhaba öncelikle.

Merhaba.

Son sınıf öğrencisisin, 21. BELGELİK Sergisi hakkında ve eğitim süreciniz hakkında seninle biraz konuşmak istiyorum.

Tabii.

Eğitim sürecinizin bir kısmını hatta en önemli kısmını pandemi döneminde geçirdiniz. Adapte olmak zor oldu mu?

Senin de dediğin gibi önemli ve büyük bir kısmına pandemi sebebiyle online eğitim olarak devam ettik. Adapte olmak gerçekten zordu. Çünkü uygulamalı derslerimiz var ve üstelik bizim ders BELGELİĞİ atölyesinin işleyişi daha farklı, sende biliyorsun. Zaten ikinci sınıfın ikinci dönemine denk gelmişti. O dönemin fazla boş geçtiğini düşünüyorum. Aslında Avni hoca bunu çok iyi değerlendirdi. Online eğitimde yapılabilecek en iyi eğitimi uyguladı. Saatlerce zoom üzerinden dersler yaptık. Böyle değerlendirmeler oldu ama sadece bunlarla yetmiyor. İlk öncelikle bir adaptasyon sürecim var ve bir şeylerin daha iyi olmasını bekliyorsun ama olmuyor. Ve bu, bu şekilde 1,5 yılımızı aldı. Ancak 3. sınıfta daha tecrübeliydik daha alışmış biri olarak devam edebilmiştim eğitimime.

Atölye sistemini online derslere ne kadar taşıyabildiniz?

Uzaktan iletişim kurmak zordur, sanal ortamda görüşme imkanınız var ve bunu da her zaman rahatlıkla gerçekleştiremiyorsunuz. Bundan dolayı ders BELGELİĞİ ve kollarının güç kaybettiğini düşünüyorum. Yeni yeni toparlanmaya başladı, sen de buna şahitsin. Biz sadece şunu yapabildik, eskizler yaptık ve bunları facebook’taki kendi gruplarımıza aktardık. Sonrasında online derslerde bu eskizler üzerine saatlerce eleştiriler yorumlar yaptık. Yine de ben atölye ortamındaki gibi yeterli ve etkili olduğunu düşünmüyorum. Yani sadece atölyedeki üretilen çalışmaların yorumlama aşamasını taşıyabildik.

Anladım. Avni hoca ile iletişim kurmakta zorlandığınız zamanlar oldu mu?

Benim için hiçbir zaman problem olmadı. Dediğim gibi Avni hoca bu zor süreci geçekten çok iyi değerlendirdi, en iyi şekilde bize yararlı olmaya çalıştı. İstediğimiz zaman ders anında olsun, ders zamanı dışında olsun rahatlıkla ulaşabiliyorduk. Avni hocaya ne zaman bir eskizimi göndersem bana hemen dönüş sağlıyordu.

Çalışma arkadaşları olarak birbirinizle iletişim nasıldı? Çünkü yaptığımız çalışmalar üzerine arkadaşlarımızla da hep bir fikir alışverişi yaparız ve bununda önemi çoktur. Bunu koruyabildiniz mi?

Bu yorumlama kısmı atölyenin en yararlı kısmı. Çünkü herkesin farklı bir görüşü var ve çok farklı fikirler edinebiliyorsun. Sen yaptığın eskizlerde seyirciyi bir yerlere yönlendirmek istiyorsun ve bu noktada ki seyircilerde arkadaşların oluyor. Bunu online derslerde yaptık ama motivasyon düşüklüğü beraberinde performans düşüklüğü de getirdiği için aksıyordu ve yeterli olmuyordu. Ders saatinde katılamama gibi durumlar oluyordu, bazen internet olmuyordu, bazen bilgisayarı bozulan olabiliyordu ve bu sebeplerle de bir iletişim kopukluğu oluyordu.Bu pandemi sürecinde en çok neyin eksikliğini hissettin, yorumlama aşamasının mı yoksa atölye ortamının mı?

Aslında birçok şeyin özlemini çektim ama en çok yorumlama aşamasıydı. Avni hocanın tek bir yorumu bile çok değerliydi ki zaten bu pandemiden önce biz akşama kadar, hava kararıncaya kadar yorumlamalar yapardık. Pandemi sürecinde evde tek başıma bir şeyler yaparken şunu anladım “Bu iş tek başına olmuyor.” Çok kötü olsa bile, ilerleyebilmen için doğruya ne kadar yaklaştın bunu anlamak için en küçük eleştiriye bile ihtiyaç oluyor ve bu bende çok büyük bir eksiklik yarattı.

Pandemi sürecinin hiç artı bir yönü olmadı mı yani?

En azından dezavantajı avantaja çevirmeyi öğrendik. Şöyle bir örnek verebilirim. Çalıştığımız mekan konusunda herkes kendi mekanını ev ortamında yaratabildi. Ben insan-mekan konusu için iki tane mekan yarattım. Hem dışarıya çıkamadığımız için belki de hayalimizdekini dışarıda bulamayacağımız için bu gibi problemleri çözebilmeyi öğrendik. Bir tecrübe kazandık. Şu anda düşündüğüm zaman, bir mekan arayışına girdiğim zaman, birkaç kutuyla mekanımı yaratabiliyorum, dışarı çıkma gereksinimi duymuyorum.Pandemi döneminde eğitim sürecinizde ne kadar ilerleyebildiniz yoksa sadece engel miydi?

Ben, bende çok olumlu bir sonuç görmüyorum. 3 yılım vardı ve yarısını bu süreç aldı. Şu anda da kendimi çok eksik hissediyorum. Çalışma ortamı da yoktu. Tuval yapmak yerine sadece eskiz yapabildim. İstanbul’a döndüğümde eskizlerimi tuvale geçiririm gibi düşüncem vardı. Bu şekilde hep atlatmaya çalıştım. Yani çok olumlu bir etki yarattığını düşünmüyorum.

Peki pandemi bittikten sonra, atölyeye geldiğin ilk gün ne hissettin?

Gerçekten şöyle bir his vardı, sanki mezun olmuşum da 1-1,5 sene sonra ilk defa geliyormuşum gibi hissettim. Gerçekten özlemiştim. Hatta bir süre 2 hafta kadar resim falan yapmadım, tercih etmedim.Neden?

Bilmiyorum daha çok atölyeyi izlemek istedim belki de. Avni hoca ve arkadaşlarımla da yüz yüze konuşmayı özlemiştim. Atölyeye olan özlemimi giderdikten sonra devam ettim. Ama bir mezun olmuş hissi vardı yani.Anladım :)) Atölyeye döndükten sonra aradaki farkı kapatmak zor oldu mu ya da kapatabildiniz mi?

Ben kapattığımı düşünmüyorum. Birilerinin adına konuşmayı doğru bulmuyorum ama bence arkadaşlarımda kapatamadı. Zaten bizim atölyenin en güzel yanlarından biri de bu. Herkes birbirinin sürecine dahil oluyor. Yani biz bu açığı kapatamadık. Mezun olduktan sonraki planlarımda da bu açığı kapatmak var. Gerçekten bu büyük bir açık. Çünkü az önce de bahsettim, çalışma alanım olmadığı için ya da büyük boyutta yapacağım çalışmaları buraya getirmekte zorluk yaşayacağım için her konuyu eskiz halinde yaptım ve bu da bana zaman kaybettirdi. Bu yıl atölyeye döndüğümüzde son sınıftayım ama 2. sınıfın çalışmaları ile başladım. Hızlı hareket etmeye çalışsam, her şeyi yetiştirmeye çalışsam işimde samimi olmayacağım. Kendimi sorumlu görüyorum ve bu açığı mezun olduktan sonra daha iyi bir şekilde tamamlamayı düşünüyorum.

Başka nasıl planların var mezun olduktan sonrası için?

Yüksek lisans planım var ama kendimde böyle bir eksiklik görüyorken ne yüksek lisansa başlamak istiyorum ne de başka şeylerle ilgilenmek istiyorum. Bu eksikliklerimi daha rahat bir şekilde tamamen ele almak istiyorum. Bu ortamı çok seviyorum ve mezun olduktan sonra da buraya gelip çalışmalarımı yorumlatabileceğimi bildiğim için de kendimi rahat hissediyorum. Ve planlarımda, 1 yıllık bir ara verip bu eksikliği tamamlamak, aynı zamanda portfolyomu  genişlettikten sonra yüksek lisansa başlamak var.

Anladım. Şimdi birde bizim her yıl düzenlediğimiz bir BELGELİK Sergimiz var. Ama bunu da yine pandemi sürecinde yapamadık. 21. BELGELİK Sergimizi nisan ayında açtık ve sende her aşamasıyla yakından ilgilendin. O yüzden sana sormak istiyorum. Bu serginin hazırlık ve kurulum süreci nasıl ilerledi, nelere dikkat edildi, nelere önem verildi?

Bu sergi 2020-2021 ve 2020’nin seçmeli sanat atölye grubunu da kapsıyordu. Aynı zamanda bu yılın son sınıfları da dahil. Bu sebeple mezunlarımıza ulaşmak gerekiyordu ve bu süreç için de her dönemden bir kişi görevlendirildi. Çalışma arkadaşlarının çalışmalarını Avni hocaya ulaştırdı ve onayından geçti. Şehir dışında olan arkadaşlarımızın birde kargo süreci vardı. Tüm çalışmalar toplandıktan sonra kuruluma başladık. Kurulumda da bazı aksaklıklar oldu, sergi alanımızın koridorunda çalışma başlatıldı. Ama güzel bir açılış yaptık. Kurulumda dikkat ettiğimiz konular ise tamamen resim-desen içerisinde aradığımız o sistemleri sergi salonunda da arayıp yansıtmaktı ve buna göre bir kurulum yaptık. Hatta bu gerçekten sabahtan akşama kadar sürdü ve buna rağmen yetmedi, serginin açılış sabahı da tekrar bir düzenleme yaptık. Yorucu bir süreçti ama eğlenceliydi de aynı zamanda.Beklediğin gibi bir sergi gerçekleşti mi?

Beklediğimden daha iyi oldu aslında. Belki de en başında düşük bir beklenti içinde olduğumdandır. Ama bilmiyorum tam olarak ve bu sergi beni memnun etti. Beklentimi düşük tutmamın sebebi de mezunlarımıza yazdığımız zaman birçoğundan dönüş alamadık. Daha farklı fikirler, daha farklı boyutta işler veya daha fazla çalışmalar olabilirdi. Bundan dolayı biraz moral düşüklüğüm vardı. “Acaba nasıl olacak, güçlü bir sergi çıkarabilecek miyiz?” kaygısına düştüm. Resimler sergi salonunda bir araya gelince ise kendimi iyi hissettim.

Geçmiş BELGELİK Sergileri ile kıyasladığında nasıl farklar görüyorsun?

20. BELGELİK Sergisini izleme fırsatım olmuştu. Bu sergiyi çok kuvvetli buluyorum. Ve internet üzerindeki arşive bakınca 18 ile 19. BELGELİK Sergilerin de çok güçlü olduğunu söyleyebilirim. Ama 21. BELGELİK Sergisinin daha değerli olduğunu düşünüyorum. Kendi çalışmalarım olduğu için değil. Sergide çalışması olan hemen hemen herkesin sürecine dahil olduğum için değerli. Bu sergiyi izlediğimde gördüğüm çalışmaların bu noktaya nasıl geldiğini, küçük kağıtlardaki eskiz süreçlerini, nasıl geliştiğini hatırladığım için daha değerli.

Evet sen tüm sürece dahildin. Ama dışarıdan gelen bir izleyici ders BELGELİĞİ atölyesinde ki süreci yeteri kadar görebilir mi? Ya da sence görmesi gerekir mi?

Bence kesinlikle görmesi gerekir. Sergiyi de ona göre ayarladık hatta. Ve bu da değerli. Çünkü sadece bitmiş işleri tuvalleri görmek yerine tamamen eğitim sürecimizin nasıl başladığı nasıl devam ettiği, bir kompozisyon için yirmi tane eskizin yapıldığı süreci gösteriyoruz. Bizim sergilerin farkı bu. Dışarıdan gelen izleyicilerden de ben çok olumlu dönüşler aldım. Sanki kendileri de bizimle birlikte atölyede vakit geçirmiş gibi hissettikleri yorumunu aldım.Yani sürecinizi yeterince gösterdiğinizi de düşünüyorsun.

Evet, kesinlikle.

Peki pandeminin sergiye yansıyan iyi veya kötü etkileri oldu mu?

Evet, olumsuz olarak yansıdı. İlk olarak moral düşüklüğü vardı ve birçok kişi resim yapamadı. Eksik çalışmalar vardı, boyut olarak büyük ölçülerde çalışılamadı. Çünkü şehir dışında olduk, imkan kısıtlılığı oldu, büyük tuvallere kolaylıkla ulaşamıyorduk. Olabildiğince küçük boyutlara çalışıyorduk. Bizim gruba baktığında son zamanlarda herkesin çalışmalarında atölyenin belli ölçülerinden farklı olduğunu, daha küçük olduğunu görürsün. Bu da tamamen pandemi döneminden kaynaklı.

Son olarak ders BELGELİĞİ hakkında birkaç bir şey söylemek ister misin?

Şunu söyleyebilirim; ders BELGELİĞİ tamamen öğrenci odaklı bir oluşum. tüm gücünü öğrencilerinden alır. Ve bu nedenle biraz daha sorumluluk almamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü öğrenci ne kadar varsa ders BELGELİĞİ de o kadar var. Ne kadar farklı fikirlerle gelirsek, kolları ne kadar iyi temsil edersek ders BELGELİĞİ de o kadar güçlü oluyor ve bize faydasını gösterebiliyor. Önceki sorularda da bahsettim. pandemi döneminde bir duraklama güç kaybı söz konusu oldu. Bunu yavaş yavaş toparlıyoruz, özellikle 2. ve 3. sınıflar sorumluluk üstlenerek ayağa kaldırmaya çalışıyorlar. Mesela sen röportaj yapıyorsun, Yasinler, ders BELGELİĞİ’nin bir geleneği olan Maçka parkı’nda desen gününü gerçekleştirdiler. Sergimizde ders notlarımızdan bahsetmek, izleyicilerimize tohumlarımızdan fidanlarımızdan vermek, bunları neredeyse 2. ve 3. sınıflar yaptı. Biz son sınıflar da dahildik ama yeteri kadar değildik. ders BELGELİĞİ’nin şu an iyi bir yere gittiğini düşünüyorum, eski enerjisini kazanacaktır, sadece biraz daha sorumluluk almamıza ihtiyaç var. Sonrasında çok iyi bir yere gelecektir.

Anladım. Ben çok teşekkür ediyorum, bu değerli tecrübelerini paylaştığın için, sohbetinle eşlik ettiğin için.

Ben çok teşekkür ederim.

Söyleşi Videosu için;

https://www.youtube.com/watch?v=Afp9MY-UEnE

 

Söyleşi: Semra Güler

Kamera: Zeynep Habiboğlu

Video Düzenleyen: Zekeriya Ezelhan

Söyleşi Tarihi: 19.04.2022

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Günleme © 2019 Tüm Hakları Saklıdır.